Herhangi Biri değil, Ferhangi Biri!
- 9 Eylül 2021
- Yazar İsmail Can Özarar
Pardon?
Dünyadan biri olarak, dünyadaki tüm seslere, bilhassa tüm işiten kulaklara selam ve sevgilerimle kallavi bir merhaba demek istiyorum. Aslında ilk yazımın böylesine üzücü olmasını istemezdim. Çoğunuzun malumu 1 Eylül 2021'de usta tiyatrocu, yönetmen ve yazar Ferhan Şensoy'u maalesef ebediyete yolcu ettik. Binlerce seveni, hayranı, meslektaşı olan insanların ''Allah ustaya uzun ömür versin, herkes gitti, gidiyor, bari o bizimle kalsın, '' demelerine şahidim. Ben de onlardan biriyim ve çok üzgünüz lans!
Ferhan Şensoy'u anlatmak, yazmak bu kadar kolay değil; hatta hiç kolay değil. Geleneksel Türk Tiyatrosuna kattıklarını, Çarşamba'dan Paris'e uzanan hikayelerini, hele hele okumaya doyulmayan o eşsiz anlatımı ve tarih kokan kitaplarını... Hepsini okudum! Otobiyografi olarak kaleme aldığı ''Kalemimin Sapını Gülle Donattım'' isimli eserini şiddetle okumanızı da ayriyeten tavsiye ediyorum. Dünyanın Seslerinden biri de, şüphesiz ki Ferhan Şensoy abimizdir, desek yalan olmaz. Asi, keskim zeka, yerinde küfürbaz, sivri dilli, biraz da sulu gözlü , şair, ozan, bilge bir adamdı Kavuklu Çarşambalı. Benim onunla tanışmam 1987 yılında rahmetli babamın TV 1'den betamax kasete çektiği skeçi izlemekle oldu.
Rahmetliler; Rasim Öztekin berber, Ferhan Şensoy ise müşteri rolünde. (Merak edenler için linki yukarıya bıraktım.) YIl 2021, yaş 39 ve ben hala izler, hala gülerim... Hocayı kimseyle benzetemem ama ben de bir yazar, bir tiyatro emekçisi ve Samsun'lu olmaktan gurur duyuyorum. İzindeyiz Şatıroğullarından Ferhan!
Ses Tiyatrosu 1885 - Ortaoyuncular
Rahmetliler; Dümbüllü İsmail'den, Münir Özkul'a, Münir ustadan Ferhan Şensoy'a, Ferhan ustadan Rasim Öztekin'e, Rasim abiden arka sokaktan, Baba Sahne'li Şevket Çoruh'a. Ekte olan fotoğraf 1987 yılında Ferhan Şensoy'un yazıp yönettiği ''İstanbulu Satıyorum'' oyunun ekibinin hatıra fotoğrafı; Ferhan Şensoy, Baykal Kent, Rasim Öztekin, Erol Günaydın ve Münir Özkul. Ortadaki Oyuncular, Rahmetliler....
Usta bir kaç yıl önce verdiği röportajda: ''Ortaoyuncular , bu tiyatro ben öldükten sonrada devam edecektir!'' diye. söylemişti. Eminim, en azından umutluyum. Vaktiyle Nöbetçi Tiyatro'dan, Ferhan Şensoy ustalarından ders alan çıraklar, şimdinin büyük, saygıdeğer oyuncuları, emektarları, dostları; Celal Belgil, Erkan Üçüncü, Okan Bayülgen, Ali Çatalbaş, eski eşi Derya Baykal, kızları Ferhan ve Derya Şensoy, yönetmen oğlu Mert Baykal ve ona hayran olan biz seyircileri ile direnerek, dinleterek, izleyerek, izleterek yaşatmaya devam edecektir. Bu dünyadan bir ses, bir heves, Ferhan Şensoy geçti. ''Tiyatro bir okuldur, ustam Münir Özkul'dur'' dediği Münir ustasına, babam dediği Haldun Taner'ine, Erol Günaydın abisine, Azrail'e gülmesine sebep olan Turgut Uyar'ına, Zeki Alasya abisine, arkadaşı Bülent Kayabaş'a, Baykal Kent'e, çırağı, kardeşi, dostu Rasim Öztekin'e, ilk aşkı Civciv Gönül'e, anasına, babasına ve anneannesine kavuştu... Ortaoyuncuların rahmetlileri iyi ki vardılar, aslında varlar, varsayalım ölmediler! Tüm ustalara minnet, saygı ve rahmetle anıyor ve Ferhan abiye yazmış olduğum bir şiirle bitiriyorum. Sanatla kalın, incecik olursunuz, görüşmek üzere.
2 EYLÜL DARBESİ
Yakın gözlüğü ile uzakları gören
Güngörmüş, gülmüş, güldürmüş
Dalgalı Karadeniz'in dalgacısı.
Dikbaşlı Çarşambalı, eli silahlı;
Silahı kalem, devri daim
Aklıyla bin yaşayan...
Duygusal, tütünsel ozan.
Şaraplı, eli sazlı - sözlü
Geriş'e gidişim yalan oldu
Kitapları imzasız öksüz kaldı.
Ben onlara onlar bana baktı.
Herhangi biri değil o!
Ferhangi bir şey; ustam, hemşerim, çocukluğum...
2 Eylül'de doğdum ben.
Beni kundağa, onu kefene sardılar.
Bu bir 2 Eylül darbesi!
Sen darbe sevmesin halbusi...
Varsın öldü sansınlar,
Varsayalım İsmail desinler,
Varsayıyoruz; sen ölmedin!
.
icö 2 Eylül 2021
0 yanıt Bir yanıt yazın